Peygamberimiz Hazreti Muhammed A.S., “Cebrail bana komşuya iyilik etmeyi tavsiye edip durdu. Neredeyse komşuyu komşuya mirasçı kılacak sandım.".
Evvela biz Müslümanız hamdolsun. Mahalle ve beldelerimizin sakinleri olan sokakta, parkta yaşayan, semtin doğal sakini olan kedi ve köpek türleri, bizim doğal olarak komşumuzdur. Yüce Allah onları kendi rızıklarını temin edebilecek hisler ve yeteneklerle donatmış. Ancak insanlar olarak onların rızıklarını temin edecekleri alanları ellerinden aldık. Devletin yetkili kurumlarının aldığı kararla nüfuslarını belli bir oranda tutmak için kısırlaştırma programları yapıyor; doğru – yanlış, ayrı bir tartışma konusu olabilir. Ancak yaşamak gibi bir hakları var ki göz ardı etmek mümkün değil!
Yine bizim bakış açımızla hiçbir canlı başıboş değildir. Sahibi Yüce Yaratandır. Bu hayvanatı topluma, toplumun yöneticilerine, varlık sahiplerine teslim ettiğine hiçbir şüphe yok. Unutmamak gerekir ki, bir canlının eziyet görmesi, zulmedilmesi, haksızca katledilmesi, mutlak adalet gereği ceza gerektirir. Burada görülmeyen cezanın karşılığı muhakkak ahirette olacak! Bireysel suçlarda bu böyle. O halde hepimizin bildiği bir kuralı hatırlatalım; “Zulme rıza zulümdür!”. Peki toplum önünde yapılan eziyet ve katledilmeler? O da topluca cezalandırılmaktır! O nasıl olacak? Avustralya’daki binlerce devenin katli! Hemen akabinde başlarına gelen koskoca kıta adayı saran yangınlar. Siz istediğiniz kadar bilimsel açıklama yapın, toplum, develerin haksızca, çok su içiyorlar bahanesiyle katledildiler deyin, hiçbir olay Allah’ın izni dışında olamaz!
Haberini yayınladığımız 100 yıl önceki binlerce sokak köpeğinin hayırsız ada trajedisi ve İstanbullu sakinlerin ma’şer-i vicdanlarının kanaati.
Dostlar, insan iyi olmaktan, merhametli olmaktan bir şey kaybetmez. Hepimizin yapabileceği bir şeyler muhakkak var.
"Yeryüzündekilere merhamet edin ki, göktekiler de size merhamet etsin." Hadis-i Şerif.
YORUMLAR