6 Şubat şafak sökmeden korkunç bir gürültü ve tarifsiz bir sarsıntıyla uyandı Antakya, kimimiz yatağından kalkamazken kimimiz kapı eşiğine sığındı, kimimiz kaçmak isterken merdiven boşluğunda can verdi.
Ha bitti ha bitecek dedikçe sanki binaları yerinden sökmeye ant içmişçesine arttıkça arttı şiddeti ve kulakları sağır eden bir gürültüyle karanlığa gömüldü tarih kokan Antakya...
Bitti mi sanıyorsunuz. Can havliyle kendini sokaklara attı insanlar. dışarda öyle bir yağmur, rüzgâr, fırtına sanki gök yarıldı. Üstünümüze çöküyor çığlıklar, feryatlar, ağıtlar eşliğinde izdiham yaşana yaşana yıkıntılar, göçükler arasından güvenli alana ulaştı insanlar... Bildiğiniz mahşeri ve hatta cehennemi yaşıyorduk...
Ve yine bitmedi. Enkazlardan gelen yardım edin sesleri, gözyaşları ve çaresizlik. Yalın ayak, yarı çıplak, sağanak yağmur altında titreye titreye bekliyorduk sabahı, arabası olanlar arabasına sığındı, kimileri yağmur altında etti sabahı...
Bir umut vardı gün doğacak, yardım gelecek ve belki de yakınlarımızı sağ çıkaracaktık Enkazlardan. Maalesef gün ağırdı ama gün doğmadı Hatay’a... Enkazlardan gelen sesler bir bir kesildi, şanslı olanlar, enkazın yüzeyinde kalanlar el birliğiyle kurtarılırken diğerleri için çaresizce bekledik ve kimimiz anasının enkazına bile ulaşamazken, kimimiz enkazlarda bir umut yardım bekledi...
Telefonlar çekmezken iletişim tamamen koptu, kimimiz yakınlarından 3 gün sonra haber alabildi.
En acısı ne biliyor musunuz en acısı hiçbir şey yapamadan çaresizce beklemek...
Biz Antakya’da sadece depremi yaşamadık, çaresizliği, sahipsizliği, vefasızlığı yaşarken kimimiz göçük altında ölürken, kimilerimizde ciğerleri yarıla yarıla acıyı soludu içine.
Bunca şeye rağmen bitti mi. maalesef hala devam ediyor
Hayatta kalan her birimiz analarını, bacılarını, akraba, eş dostunu, malını vede hayallerini Antakya’da bırakıp gurbete attı kendini. Kimimiz bir akrabaya, kimimiz otel ve pansiyonlara yerleştik. Ne akrabanın evine sığabildik, ne otellere, ne pansiyonlara.
Ev aradık, 3 bin liralık ev biz isteyince oldu 13 bin...
150 TL olan otobüs bileti biz isteyince oldu 400 TL.
İlk günlerde arayıp soran merak eden, dostlarımız birer birer ortadan kayboldular.
Anlatacak çok şey var ama şimdilik bu kadar yeter...
Tüm kaybettiklerimizin mezarları gül bahçesi, mekânları cennet olsun, Allah rahmet eylesin, yaralılarımıza acil şifalar dilerim.
Cumali TEKİN
İnşaat Mühendisi
YORUMLAR