İNCİL 2 BİN 261, KUR’AN 27 DİLE ÇEVRİLDİ
KURAN KURSU VAR İNCİL KURSU NEDEN YOK?
Hıristiyanlık çok kilise inşa ederek değil, ahlak temelinde
bilim ve sanatla barıştığı için büyüyüp gelişiyor…
Herhangi bir Hıristiyan ülkede İncil Kursu var mıdır?
Ya da dünyanın dört bir tarafında yaşayan Yahudiler için Tevrat Kursu açılmış mıdır?
Yazımızda bu soruya cevap arayacağız.
Kabaca yaptığım bir araştırmaya göre böyle bir şey yok…
Başka ülkeleri bilmiyorum, ülkemde milyonlarca insan “Kuran Kurslarına” gidiyor.
İbadetin Arapça yapılması sanki dini bir zorunluluk gibi algılanıyor.
Diyelim bir Fransız Müslümanlığı kabul etti, Arapça öğrenmek zorunda mıdır? Fransızca dua edemez mi? Ya da Fransızca dua edecekse (Haşa) Allah anlamayacak mı?
Yani (Haşa) Hz. Muhammet Fransa’da doğmuş olsaydı ve ona peygamberlik verildiğinde Kuran Fransızca olabilirdi. O zaman Ortadoğu’nun Müslüman olacağının garantisi var mıydı?
Allah insana servetler ve zenginlikler verir. Onun verdiği sefalette bile bir hikmet vardır. (Yoksa Hz. Eyüp’ü boşuna mı anlatıyorsunuz ya da Hz. Yusuf’un kuyudan göklerin yüceliğine çıkışını…) Her insan bunlardan kendine düşen erdem ve zenginliği alma hakkına sahiptir. Allah’ın insanlığa bu bağışını hiç kimsenin, Ortadoğu sınırlarına hapsetmeye hakkı yoktur.
Ben Kuran’ı öğrenmek istiyorum, Arapça bilmek zorunda mıyım?
Tevrat Arapça’mı inmiştir? Ya da İncil? Her ikisi de Ortadoğu coğrafyasında nüzul etmiştir ama hangi peygambere tebliğ edilmiş ise O’nun konuştuğu dile göre nüzul etmiştir.
BİRKAÇ RAKAM
Şu an yaklaşık 7.9 Milyar olan dünya nüfusunun
%31.3’üne tekabül eden 2.5 milyarı Hıristiyan
%25.5’una tekabül eden 2 Milyarı Müslüman
%15’ine tekabül eden 1.19 milyar kişi de inançsız. (Dinsiz, Deist, Agnostik, Ateist
%21’ine ’sına tekabül eden1.66 Milyar insan Hinduizm ve Budizm’e kalan
%7.2’sine karşılık gelen 0.55 Milyar insanda yerel dinlere mensuptur.
Detayları daha sonra konuşmak üzere şu soruyu sorabiliriz.
Müslümanların çoğunlukla yaşadığı ülkelerde Arapça resmi dil midir?
Hayır! Öyle bir şey yok, örneğin Endonezya nüfusunun %82’si Müslüman’dır ama devletin resmi dili “Bahasa Endonezce”dir. Bunun dışında 500’den fazla dil ve lehçe konuşuluyor.
Arapça’nın esamisi bile okunmuyor
KURAN’IN TÜRKÇEYE ÇEVİRİ ÖYKÜSÜ
“Kutsal Kitap’ın ilk Türkçe çevirisi, Padişah 4. Mehmet’in baş çevirmeni Ali Bey’in de katkılarıyla 1666’larda sonuçlandı. Çeviri basılmak üzere, Hollanda’daki Leyden Üniversitesi’ne götürüldü; çeşitli nedenlerle üniversite kütüphanesinde 160 yıl bekledikten sonra 19 yüzyılın başlarında bir ekip tarafından gözden geçirildi ve nihayet 1827’de o günün Osmanlı Yönetiminin onayıyla Paris’te ilk basımı Arapça harflerle yapıldı.
Çevirisi 17. yüzyılda yapılan, 19. yüzyılın ilk yarısında basılan bir metnin gerek üslup, gerekse dil açısından Osmanlı’nın etkisinde olması kaçınılmazdı. Bu nedenle, 1928’lerde başlayan Harf Devrimi, ardından gelen dildeki özleştirme çalışmaları, Kutsal Kitap çevirisinin gözden geçirilmesini zorunlu kılmıştır.
Bu amaçla metin üzerinde yapılan Türkçeleştirme çalışmaları 1941’de sonuçlanmış ve yeni metin aynı yıl ilk kez Latin harfleriyle basılmıştır…
İlginç değil mi? Kemalist Devrimin uygulamada olduğu yıllarda İncil Türkçe ‘ye çevrilmemiş…” (*)
1400 YIL VE 27 DİLDE ÇEVİRİ
2018 Yılında Diyanet İşleri Başkanlığı açıkladı: “Başkanlığımızda 42 dilde yayın yapıldı bunların 27’sinde Kur’an ve Meali’nin çevirisi gerçekleştirildi.” (**)
Şunu anlıyoruz, İslamiyet kurulduğu 610 yılından günümüze kadar geçen yaklaşık 1400 yılda sadece 27 dile çevrilmiştir. İncik hakkında da 42 dilde yayın yapılmıştır.
Osmanlı İmparatorluğu dönemi dâhil, ülkemizde yoğun olarak Türkçe ve Kürtçe konuşulmasına karşın Kutsal kitabımız Arapçadır. İnsanımız inanmış ama anlamamıştır. Yüzyıllardır insanımız, sadakat ile tapındığı İslam inancının anlamına ve ahlakına yabancılaşmıştır. Eğer öyle olmasaydı, bilimde, sanat, siyaset, edebiyat ve tıp alanında böyle geri kalabilir miydik?
Günde beş vakit namaza durmadan önce abdest alacak kadar temizlik öneren dinin mensuplarının yaşadığı şehrin sokakları pislikten geçilmiyor. İnsan Arapçasını ezberlediği kitabının anlamını kavrayamıyor, bu nedenle, tepeden tırnağa siyasete bulaşmış din bezirgânlarının anlattıkları ile yetiniyor. İnancın ekonomisi olur mu? Olmuş işte.
Neyse…
İNCİL KAÇ DİLE ÇEVRİLMİŞTİR
Müslüman’ın ödevi İslam’a ve şartlarına inanıp ona uygun yaşamak ve gerektiğinde inancını tebliğ etmektir. İncil, bir Hıristiyan’ın görevini şöyle tanımlar: “En son insan Haç’ın gölgesine girinceye dek…” der. Kilise Babalarından, papalarına; manastır keşişlerinden, kilise rahiplerine kadar aktif her Hıristiyan’ın birinci görevi “müjde” olarak özetlenen İncil’i yaymaktır.(*)
Bu amaçla, misyonerler gittikleri yerde toplumun konuştuğu dile göre İncil’i çevirmiş ve Hıristiyanlığı anlatmıştır. Hatta eğer o toplumun bir alfabesi yoksa alfabe icat etmiş ve önce İncil’i icat ettiği alfabe olarak öğretmiştir.
Başta Rusya olmak üzere Slavların kullandığı Kiril Alfabesi böyle doğmuştur.
31 Aralık 2000 tarihi itibarı ile İncil’in çevrildiği diller:
Kıta veya Kısmi çeviri İncil Çevirisi Tam Çeviri Çeviri dilleri
bölge Yapılan dil yapılan dil Yapılan dil Toplamı
Afrika 214 274 144 632
Asya 226 221 118 565
Avustralya 170 196 31 397
Avrupa 108 30 62 200
Kuzey Amerika 41 25 7 73
Orta ve Gün.Amerika 130 241 20 391
Yeni diller 2 0 1 3
------ -------- ------ -------
TOPLAM 891 987 383 2261
Dünyada konuşulan dillerden 2261 tanesine çevrilmiş Hıristiyanlığın Kutsal kitabı var karşımızda. Ve bu ülkelerin hiç birinde İncil Kursu yok. Ülkemizde İbadetin Türkçe veya Kürtçe yapılmasına karşı koyan din adamlarını anlamak güç.
Bana göre “Kuran Kursları” inancı öğretmek için değil, öğretmemek için faaliyette…
Bu arada Hıristiyanlık çok kilise inşa ederek değil, ahlak temelinde bilim ve sanatla barıştığı için büyüyüp gelişiyor…
YORUMLAR