HAYATI OYUN VE EĞLENCEDEN İBARET GÖREN GENÇLER
Hesiod (MÖ. 8. Asır) ‘Bugünün gençleri öyle sorumsuz ve vurdumduymazlar ki, yarın ülke yönetimini üstleneceklerini düşündükçe umutsuzluğa kapılıyorum. Bize ağır başlı olmayı, büyüklerimize saygılı davranmayı öğretmişlerdi. Şimdiki gençler ise ne kural tanıyor ne beklemesini biliyorlar. Üstelik duygusuz ve düşüncesiz davranıyorlar.”diyor.
Yunan filozofu Sokrates’de “Bugünün gençleri lüks ve gösteriş düşkünü, başkaldıran, geveze” şeklinde de tanımlıyor.
Türkiye‘de Gençlik Çalışmaları ve Politikaları” kitabına göre iki tür genel gençlik algısı var, ikisi de sorunlu: Gençler “enerjisi” faydaya dönüştürmedikleri ve yeterince bilinçli olmadıkları için “kötü” alışkanlıklardan ve “kötü niyetli” yönlendirmelerden kendilerini koruyamamaktadırlarlar denilmektedir.
Günümüzde sadece nefsi meşgalelerle kuşatılan, ebeveynleri ve toplum
tarafından kendilerine teknoloji merkezli bir dünya sunulan, tarihin önceki dönemlerinde benzerine rastlanılmamış olan bir gençlik kitlesi ile karşı karşıyayız.
Bu gençliğin sorunları her geçen gün farklılaşarak çığ misali artmaktadır.
Şiddet eğiliminde, depresyonda, anksiyete bozukluğunda, eşcinselliğe yönelimde ve intiharlarda geçmişe nazaran büyük artışlar gözlenmektedir. Bunun yanısıra ahlaki yapıda olumsuzluğa doğru bir kayış söz konusudur. Cep telefonlarının hayatımıza yoğun bir şekilde girmesi adeta gençlerde tsunami etkisi meydana getirmiş . 2020 yılından sonraki araştırma verileri sanallığın genç neslin birçok duygu ve düşüncesini öldürdüğünü, sanal bağımlılık ile birlikte farklı psikolojik ve sosyal problemlerin ortaya çıktığını göstermektedir. İnsanlık sanal dünya kendisini öyle kaptırmış ki, gerçek dünyanın farkında bile değil.
Âyet-i kerime'de şöyle buyuruluyor:"Dünya hayatı sadece oyun ve oyalanmadır. Ahiret yurdu ise Allah'tan korkanlar için elbette daha hayırlıdır. Düşünmüyor musunuz?" (En'âm: 32)
Gençler elimizden kayıyor. Hayatı oyun ve eğlenceden ibaret gören bu gençlerin hayatın anlamına dair ne dertleri ne tefekkürleri ne de çabaları var.Gençler okumuyorlar, dinlemiyorlar, düşünmüyorlar, sadece haz ve hız çağında yaşayıp tüketiyorlar. Bedenleri olabildiğince gelişiyor ama zihinleri sürekli yerinde sayıyor. Gururlarından ve havalarından başka sahip oldukları hiçbir değerleri yok. Teşekkür etmeyi bilmiyorlar, sevgi ve saygıyı özümsemiyorlar, her yeri kırıp dökmeyi ve kirletmeyi kendilerine sunulmuş bir hak görüyorlar.
Kalın sağlıcakla
Sait ÖZDEMİR
Eğitimci&Yazar