Adana'nın yaşadığı bu elim su baskını felaketi gerçekten üzücü. 26 Nisan 2025 tarihinde yaşanan bu olay, Adana halkının her yağmurda yaşadığı çaresizliği bir kez daha gözler önüne serdi. Alt geçitlerin sular altında kalması, ev ve okul bodrumlarının su dolması, sokakların göle dönmesi ve tüm bunların sonucunda afetlere, su baskınlarına müdahale ekiplerinin, ambulansların hastanelere ulaşmakta güçlük çekmesi, güvenlik güçlerinin olaylara müdahalede zorlanması kabul edilemez bir durum.
Adanalı vatandaşların haklı olarak sorduğu "Neden Hazırlıksız Yakalanıyoruz?" sorusu, aslında yıllardır cevapsız kalan bir çığlık. Her yıl aynı manzaraların yaşanması, yağmur tahliye borularının düzenli olarak temizlenmemesi, rögarların kontrol edilmemesi ve altyapının her sağanakta çökmesi, yetkililerin bu konuda yeterli önlemi almadığına dair güçlü bir işaret.
Seçimlerde kendilerine hizmet etmeleri için oy veren Adanalıların beklentisi bu olmamalı. Sokakların suyla dolduğu, insanların evlerinde mahsur kaldığı, trafiğin felç olduğu ve imara aykırı uygulamalara göz yumulduğu bir kent, Adana'nın kaderi olmamalı.
Artık sorumluluk alma zamanı gelmiştir. Yetkililerin bahane üretmeyi bırakıp somut adımlar atması gerekiyor. Altyapının güçlendirilmesi, dere yataklarının temizlenmesi, yağmur suyu tahliye sistemlerinin modernize edilmesi hayati önem taşıyor. Adanalıların her yağmurda "Acaba bugün evim su alacak mı?" endişesiyle yaşamaması gerekiyor. Bu tür felaketlerde zarar gören vatandaşların da zarar tespiti yaptırarak hukuki haklarını araması önemlidir.
Adana'nın doğal afetlere ve krizlere karşı dirençli bir şehir olması için harekete geçilmelidir. Aksi takdirde her yağmurda aynı çaresizliği yaşamaya devam edeceğiz. Adanalılar, sabırlarının ve seçimlerinin karşılığını almayı hak ediyor ve çözüm üreten yöneticileri bekliyor. Adana’nın ve Adanalının Kaderi Bu Olmamalı!
Adana'nın ve Adanalının bu sessiz çığlığı duyulmalı ve bu çığlığa kulak tıkayanlara tercih gününde demokratik yollarla elbette cevap verilecektir.
Tekrar Adanalılara geçmiş olsun.
Selam ve dua ile …
Adanalı vatandaşların haklı olarak sorduğu "Neden Hazırlıksız Yakalanıyoruz?" sorusu, aslında yıllardır cevapsız kalan bir çığlık. Her yıl aynı manzaraların yaşanması, yağmur tahliye borularının düzenli olarak temizlenmemesi, rögarların kontrol edilmemesi ve altyapının her sağanakta çökmesi, yetkililerin bu konuda yeterli önlemi almadığına dair güçlü bir işaret.
Seçimlerde kendilerine hizmet etmeleri için oy veren Adanalıların beklentisi bu olmamalı. Sokakların suyla dolduğu, insanların evlerinde mahsur kaldığı, trafiğin felç olduğu ve imara aykırı uygulamalara göz yumulduğu bir kent, Adana'nın kaderi olmamalı.
Artık sorumluluk alma zamanı gelmiştir. Yetkililerin bahane üretmeyi bırakıp somut adımlar atması gerekiyor. Altyapının güçlendirilmesi, dere yataklarının temizlenmesi, yağmur suyu tahliye sistemlerinin modernize edilmesi hayati önem taşıyor. Adanalıların her yağmurda "Acaba bugün evim su alacak mı?" endişesiyle yaşamaması gerekiyor. Bu tür felaketlerde zarar gören vatandaşların da zarar tespiti yaptırarak hukuki haklarını araması önemlidir.
Adana'nın doğal afetlere ve krizlere karşı dirençli bir şehir olması için harekete geçilmelidir. Aksi takdirde her yağmurda aynı çaresizliği yaşamaya devam edeceğiz. Adanalılar, sabırlarının ve seçimlerinin karşılığını almayı hak ediyor ve çözüm üreten yöneticileri bekliyor. Adana’nın ve Adanalının Kaderi Bu Olmamalı!
Adana'nın ve Adanalının bu sessiz çığlığı duyulmalı ve bu çığlığa kulak tıkayanlara tercih gününde demokratik yollarla elbette cevap verilecektir.
Tekrar Adanalılara geçmiş olsun.
Selam ve dua ile …