Reklam
İbrahim Halil CAN

İbrahim Halil CAN


Adana'da Tavuk Üreticileri İsyanda: "Zarar Bizde, Kâr Entegrede!"

25 Nisan 2025 - 20:47

Adana ve çevresindeki broyler (etlik tavuk) üreticileri, sektörde derinleşen ekonomik dengesizlik nedeniyle adeta alarm veriyor. Yüksek maliyetlerle inşa edilen modern kümesler, altlık, enerji ve işçi giderlerindeki artış, bakım ve sağlık giderleri derken üreticiler büyük bir yükün altına giriyor. Ancak tüm bu riski sırtlanan üreticiler, entegre firmaların belirlediği düşük alım fiyatlarıyla ayakta kalmaya çalışıyor. Gelinen noktada, üreticiler “emeğimizin karşılığını alamıyoruz, her geçen gün zarar ediyoruz” diyerek durumu kamuoyuna taşıyor.

Adana Kanatlı Et Üreticileri Birliği’nin geçtiğimiz günlerde düzenlediği toplantıda, birçok üretici bu sorunu dile getirdi. Toplantıda söz alan bir üretici, “Milyonluk yatırımlar yapıyoruz, tavuk başına ciddi masrafımız var. Ama bize verilen fiyat, zararına üretim yapmamıza neden oluyor. Risk bizde, emek bizde ama kâr bizde değil” diyerek tepki gösterdi.

Üretici Üretiyor, Entegre Kazanıyor.
Sektör, uzun süredir sözleşmeli üretim modeli ile işliyor. Bu modelde entegre firmalar (örneğin Şen Piliç, Beyza Piliç gibi) yem, civciv ve ilaç tedarikini sağlarken; üretici yalnızca hayvanın bakımını, beslenmesini ve büyütülmesini üstleniyor. Ancak tüm operasyonel risk üreticiye ait. Ölüm oranları, hastalıklar, enerji maliyetleri ve iş gücü giderleri üretici tarafından karşılanırken, alım fiyatlarını belirleme gücü tamamen entegre firmalarda. Bu durum üreticiyi pazarlık masasında zayıf bırakıyor ve çoğu zaman zararına üretime mecbur ediyor.

Yerel üreticiler, “Biz bir nevi taşeron gibi çalışıyoruz ama hiçbir söz hakkımız yok” diyerek sistemi eleştiriyor. Günlük 300 bin kapasiteli büyük işletmelerin bile zorlandığı bu yapıda, küçük ve orta ölçekli çiftliklerin ayakta kalabilmesi neredeyse imkânsız hale geliyor.

Sektörel Bir Alarm: Tavuk Üretimi Sürdürülebilirlikten Uzaklaşıyor
Verilere göre Adana bölgesinde faaliyet gösteren entegre firmalara baktığımızda; Şen, Beyza, Pilyem, Şahin ve Akgül Piliç arasında Şen Piliç öne çıkıyor. Şen Piliç Günlük 230 bin adetlik kesim kapasitesiyle sektörde lider konumda olan firma, bölgede yüzlerce üreticiyle çalışıyor. Ancak bu üreticilerin büyük çoğunluğu maliyetlerini dahi karşılamakta zorlanıyor.

Öte yandan, tavuk eti Türkiye’de kişi başı tüketimi en yüksek protein kaynağı. Ucuzluğu ve besleyiciliğiyle dar gelirli vatandaşlar için vazgeçilmez bir ürün olan tavuk eti, marketlerde düşük fiyatla satılırken üreticiye yansıyan kazanç kırıntı düzeyinde kalıyor.

Çözüm Ne Olmalı?
Üreticiler, çözüm için bazı önerilerde bulunuyor:

• Entegre firmalarla sözleşme koşulları yeniden düzenlenmeli, üreticiye daha fazla söz hakkı tanınmalı.

• Devlet, üreticinin maliyetlerini düşürecek destekleri artırmalı (elektrik, yem, veteriner ilaçları gibi).

• Üretici birlikleri güçlendirilmeli, ortak hareket kabiliyeti geliştirilmeli.

• Entegre firmaların kâr paylaşımı daha adil bir yapıya kavuşturulmalı.

Sonuç: Sürdürülemez Bu Model Değişmeli

Adana’daki etlik tavuk üreticilerinin sesi artık daha fazla duyulmalı. Yatırım, emek ve riskin tamamı üreticideyken, kazancın yalnızca entegre firmalara gitmesi adalet duygusunu zedeliyor. Sektörün sürdürülebilirliği için üreticinin korunması şart. Aksi halde, yerli üretim çöker, gıda güvenliği ve arzı riske girer.

Reklam

YORUMLAR

  • 0 Yorum