EV SAHİBİ ÇALARSA, EVDEKİLER OYNAR
اذا كان رب البيت بالدف مولعا
فشيمة أهل البيت كلهم الرقص
İzê kêne rabb ül beyti biddeffi mûvli'en, feşîymetü ehlilbeyti
küllihimurraksu.
Eğer ev sahibinin işi gücü def(tef) calmaksa(yasak haram malâya'ni şeylerle uğraşmak ise) evdekilerin tümünün yapacağı şey oyun oynamaktır( Ev sahibi olan ve çoban olan babalarını taklid etmektir.)
Ev sahibi olan baba veya anne veya her ikisi çocuklarına iyi örnek olmak gibi görevleri de vardır, rehber olanların, başta olanların, davetçi ve mürşidlerin de böyle bir görevi vardır.
Büyük tefsir sahibi Fahri Razi, Fatiha suresi'nin tefsirinde şöyle bir olay anlatır. Olay şöyle: Adil bir hükümdar olarak bilinen Nuşirevan askerleri ile ava çakar, bir ara Padişah
susaşır, su bulup içmek için orada gördüğü bir bahçeye girer ve yanındakilere bahçenin
kapısında beklemelerini söyler. Bahçeye girer ve kimse var mı diye seslenir,bir genç:Buyurun ben buranın bekçisiyim der,Nüşirevan :Susadım bana su verir misin suyun var mı der, genç bekçi suyum yok ama burası nar bahçesi isterseniz bir nar getireyim size kırayım suyunu içersiniz, getiriyor kırıyor padişah suyunu içiyor,nar suyu çok hoşuna gidiyor ve diyor ki bu bahçe kimin? geç bekçi: Filan kişinin diye cevap veriyor.
Nuşirevan içinden diyor ki: Bu bahçeyi zorla da olsa para ile de olsa sahibinden alırım ikinci bir nar istiyor bekçi getiriyor ve onu da kırıyor fakat ikinci narın içi kof bozuk çıkıyor.
Nuşirevan sorar:Bu nar niye böyle bozuk? genç bekçi der ki: Galiba zamanın padişahı zuülmetmek için azmetti,zülme karar verdi, onun bu kötü niyeti yüzünden ağaçların meyvesi de bozuldu. Nüşirevan adeta içini okuyan bu cümleler karşısında bahçeyi almaktan ve zülmetmekten vazgeçer, üçüncü bir nar ister bekçi getirir kır der kırar birincisinden de güzel,bu niye böyle der ? Bekçi şu cevabı verir: Galiba padişah zülmetmekten vazgeçti Allah ile sulh oldu Yüce Allah tekrar her şeyi düzeltti der.
İşte büyüklerin küçüklere,amirin memura, önderlerin ve idarecilerin, raiyye'ye, anne babaların çocuklara, Mürşid konumunda olanların müridlere, davetcilerin davet ettikleri kimselere, hatta eşyaya nasıl yaşantılarının hatta iyi veya kötü niyetlerinin yansıdığına dair çarpıcı bir örnek.
Yüce Allah bizlere ve bütün müminlere iyilerden örnek almayı, başkalarına iyi örnek olmayı nasib eylesin, eğer birileri bizi örnek alacaksa,bizi de onlara Üsve-i Hasene eylesin, mağrur olmaktan, başkalarını aldatmaktan ve aldanmaktan korusun.Âmîn.
YORUMLAR