كلهم قد أخذ الجام ولا جام لنا ما الذي ضر مدير الجام لو جاملنا Küllühüm ked ahezelcâme ve le câme lenê,mellezi darra müdîyrelcâmi lev câmelene. (Aşk meclisinde oturan sohbet erbabının )Hepsi aşk şarabını (cam) aldılar (manevi feyiz ve hazzı tattılar, murada erdiler, umduklarına nâil oldular ama biz henüz bu manevi feyz ve bereketten istifade edemedik ve maalesef) Cam ( aşk şarabını) içemedik. وكل شيئ رآه ظنه قدحا وكل شخص رآه ظنه الساقى Ve külle şey'in raâhu zannehu kadehen,ve külle şahsin raâhu zannehussâkî. (Aşka ve aşk şarabına öğle susamış ki) gördüğü her şeyi aşk şarabının sunulduğu kadeh, gördüğü her şahsı da aşk şarabını sunan sâkî (şarabı sunan) zanneder. |
Aşk şarabını (cam'ı) dağıtana (sâkî'ye) zarar mı var ki bize de bir iyilik (mücamele) yapsa, cam içirse(ne engel var) Aslında engel yok, ama o şarabın hakkını vermek bedelini ödemek ve gayret edip kapıdan ayrılmamak gerekiyor, zira kapıda bekleyene kapı bir gün mutlaka açılır ve orada bekleyenlerin ellerine bir şeyler verilir, zira Yüce Allah'tan kerim cömert hiç kimse yoktur, ama O'nun yanında her şey'in bir zamanı vardır.
O Yüce dergâhın kapısında beklemenin hazzı, tadı, şerefi, değeri hiçbir şeyle mukayese edilemez.
Bir insanın boyu ne kadar kısa olursa olsun bahçeden içeri girdi mi, boyu yetişmese bile döküntü bir şeyler bulur yer.
Yüce Allah'ın kereminden en ufak bir kırıntı bile dünya ve ahiret saadetine vesile olur.
Ey istenmeden veren ve verdiğini geri almayan Kerim olan Yüce Allah! Bizlerin ve bütün mümin kardeşlerimizin Kalplerine iksir olan, dünya ve ahirette bizi ihya edecek olan, bizi manen sana yaklaştıran kereminden payımızı bol eyle, dünyada sevgi ve aşk şarabından, ahirette de Kevser şarabından kana kana içmeyi nâsîb eyle, Amin.
YORUMLAR