Halife Ömer Bin Abdülaziz Dönemi
HALİFE ÖMER BIN ABDÜLAZİZ DÖNEMİ
Seçime giderken ülkemizde ve 55 civarındaki, halkı Müslüman olan ülkelerde yaşanan yönetim zafiyetleri, adaletsizlikler, liyakatsizlikler, gelir uçurumlarına verilebilecek en iyi örneklerden biri Halife Ömer bin Abdülaziz dönemidir.
Ömer bin Abdülaziz’in halifeliği 2.5 yıl sürmüş ancak çok etkili ve tüm zamanlara örnek olacak bir yönetim süreci olmuştur.
Ömer b. Abdülaziz 717-720 yılları arasında Devlet başkanlığı yapmış olan Emevi halifelerinden biridir. M.679/682) tarihinde Medine'de bazı kaynaklara göre de Mısır'da doğan Ömer b. Abdülaziz, Halife Ömer bin Hattab'ın torununun çocuğudur.
Halife Ömer bin Abdülaziz'in saraydaki lüks eşyaları beyt-ül mâle koydurması, köle ve cariyeleri âzat etmesi, halktan biri gibi yaşaması ve hutbelerde sadece halifeler için yapılan duayı halk için okunan umumi duaya çevirmesi gibi uygulamalarıyla Emevîler’in geleneksel saltanat görüntülerine son verdi. İlk dört halifeyi örnek alan bu davranışları sebebiyle Hulefâ-yi Râşidîn’in beşincisi sayılan Ömer bin Abdülaziz, idarî, iktisadî ve içtimaî sahalardaki icraatlarıyla da aynı çizgiyi devam ettirdi.
Muaviye’den itibaren Emevi hânedanı mensuplarının ve devlet adamlarının gasbettikleri malların tespitini ve hak sahiplerine iade edilmesini sağlamaya çalıştı. Muaviye tarafından Mervân’a iktâ* edilen ve zamanla kendisine miras kalan Fedek arazisini sahipleri olan Ehl-i beyt mensuplarına iade etti. Önceki halifeler tarafından kendisine verilmiş diğer gayrimenkulleri ve kıymetli eşyayı beytülmâle devretti. Hanımının mücevherlerini ve evindeki fazla eşyayı da beytülmale koydurdu. Halifelik görevi karşılığında maaş almayı reddetti. Emevî hânedanı mensupları ve diğer devlet adamlarının haksız kazançlarının tesbiti için geniş kapsamlı bir çalışma başlatması ellerindeki malların alınmasına tahammül edemeyen yakınları tarafından tepkiyle karşılandı ve ölümle tehdit edildi. Ancak o bu tehditlere aldırmadan bu uygulamayı ısrarla sürdürdü. Onun bu uygulamaya karşı çıkan yakınlarını Medine’ye gidip halifeliği şûra sistemine çevirmekle tehdit ettiği rivayet edilir.
Emeviler döneminde, camilerde başta, Hz Ali ve ehlibeyt imamlarına okutulan lanetlemeyi kaldıran halife de Ömer bin Abdulaziz'dir. Kaldırılan lanet ve kınamaların yerine, Nahl sırası 90.nci ayet okunmaya başlatıldı.
"Muhakkak ki Allah, adaleti, iyiliği, akrabaya yardım etmeyi emreder, çirkin işleri, fenalık ve azgınlığı da yasaklar. O, düşünüp tutasınız diye size öğüt veriyor." Nahl - 90
Bu ayetin cuma günü okunması, günümüzde de devam etmektedir.
Ömer b. Abdülaziz halifeliği sırasında çok sade bir hayat sürmüş, saraylarda oturmayıp Halep civarındaki Hunâsıra’ya yerleşerek zamanının çoğunu orada geçirmiş, resmî ve sivil heyetleri genellikle orada kabul etmiştir. Kamu mallarını yetim malına benzetir ve beytülmâli kendisine bırakılan bir emanet kabul ederdi. Hazineden maaş almadığı gibi şahsî işlerini yürüttüğü sırada devlete ait mumu dahi kullanmadığı kaydedilir.
Malî sistemde yaptığı düzenlemelerle güçlenen devlet hazinesini savaş yapmak veya isyanları bastırmak için değil halkın refah düzeyini yükseltmek için kullandı. İlk İslâm tarihçileriyle bazı şarkiyatçılar, sadece iki buçuk yıl sürmesine rağmen onun döneminde büyük bir maddî kalkınma olduğu konusunda birleşirler. Kendisine karşı sevgi ve güven duyan mükellefler zekâtlarını ve vergilerini ödemede duyarlı davrandıkları için halkın refah seviyesi yükseldi. Ticaretle uğraşanlar dışında herkese yeterli miktarda maaş bağlandı ve böylece ülkede muhtaç kimse kalmadı. Zekâta muhtaç Müslümanların sayısının azalması sebebiyle artan zekât ve vergi gelirlerinin bir kısmı esirleri kurtarmak, borçlulara yardım etmek, fakir bekârları evlendirmek için kurulan yardım fonlarına aktarıldı.
Fakirler ve yolcular için aşevleri, işlek yollar üzerinde yolcuların bir gün ücretsiz olarak kalabilecekleri konaklar inşa edildi.
Emevîler döneminin başında terkedilen İslâmî yönetim anlayışını yeniden uygulamaya koyan Ömer b. Abdülazîz, 20 veya 25 Receb 101 (5 veya 10 Şubat 720) günü Humus’a bağlı Deyrsem‘ân’da vefat etti. Bazı kaynaklarda zehirlenerek öldüğü kaydedilir
Ömer bin Abdulaziz'in halifeliği 2.5 yıl sürmüş ancak çok etkili ve tüm zamanlara örnek olacak bir yönetim süreci olmuştur.
*İKTÂ
Kamu otoritesinin, tasarrufundaki arazi ve taşınmaz malların mülkiyet, işletme veya faydalanma hakkını kişilere tahsis etmesi.