Şeheadetinin sene-i devriyesi de;SELAM SANA EY ŞEHİD!!!Gözaltında, işkencede,askıdaydım.
Secde edemedim namazlarımda
Üstelik te çırılçıplaktım
O günlerin "kaza namazlarını kılıyorum"
Dedi genç ADAM...Hayır evlat dedi yaşlı mahkum
O namazları kesinlikle kaza etmeyeceksin.
O namazlarla çıkacaksın Allah’ın huzuruna
“Allah’ım, sana bunları getirdim.” diyeceksin
Dayanamadı yaşlı mahkum sordu
Suçun ne idi evlat!
Suçum "Müslüman"olmak dedi genç ADAM!
Elini uzattı köyün delisi ve tanıttı kendini,
"Ben bu köyün delisiyim"dedi.
Gülümsedi ADAM.Elini sıkıca kavradı delinin,
Ben de bu "davanın" delisiyim ...
-Efendim sabah namazı yaklaştı
Namazı Şarkışla Camii’nde kılalım dedi şöför
Olmaz! dedi ADAM.
Seçim yaklaştı, yanlış anlaşılır, evde kılalım.
Bizim derdimiz barajı değil, sırat'ı geçmektir. İnsanlar oy verecek diye ahiretimi satamam!
O zaman bu bir tertip, sizden ne istiyorlar!
Sayın Başkan diye sordu milletvekili
Bana Türkiye'yi karıştır diyorlar, Karıştırmıyorum onun için dedi ADAM!
Ondan istediklerini alamayanlar,
Korktular deşifre olmaktan,
Defalarca denediler yerde yok edemediler,
Hain bir Helikopter kazasıyla şehid ettiler.
Sadece "Üşüyorum" dedi ADAM!
Cenazesinde sordu gazeteciler
Ağlıyordu Başkan!
"Ben kardeşimi,Vatan evladını kaybetti."dedi.
MUHSİN YAZICIOĞLU ,ADAM gibi ADAM'dı.
Eğilmedi,bükülmedi,bozulmadı,
ADAM gibi yaşadı ADAM gibi öldü.
Mücadeleye başladığında,
Daha ondört yaşında genç bir fidandı,
Ömrü mücadele ile geçti,
Ezildi,horlandı,işkence gördü,
Bedel ödedi,yılmadı,korkmadı
Sonunda kavuştu emeline
O gökyüzünün iktidarına talipti
Ve nihayet Şehid oldu!
SELAM SANA EY ŞEHİD!..