İçimdeki Dağ Bir Damla…
ŞEHADETİNİN 44.YIL DÖNÜMÜNDE METİN YÜKSEL'i rahmetle anıyorum.
"Mü'minlerden öyle erler vardır ki,
Allah'a verdikleri söze sadık kaldılar ve şehid oldular...
Kimileri de şehitlik beklemektedir...
Onlar hiç bir surette sözlerini değiştirmemiştirler."(Ahzab 23)
İÇİMDEKİ DAĞ BİR DAMLA…
Üstadım,
Mirim, Pirim , Efendim
Neyler siniz?
Ağır başlı Yar!
Sen ne dersin?
Bu iş nedir?
Ağır söyler yüreğim.
O yiğit öleli beri…
İstanbul Fatih’te
Kutlu bir Cuma
Şubata yakışan
Soğuk ve karlı bir hava
Sırtımda boya sandığım
Parlatılacak ayakkabılar ararken
Buldum kendimi,
Tarihin tanığıyım.
Bir adam
Üzerinde
Ebu Zer yalnızlığı
Ebu Bekir merhameti,
Osman sukuneti,
Ali cesareti,
Ömer kararlılığı
Yürüyor Fatih Camiinden
Emin adımları
Cuma namazı çıkışı
İçimde ;
Tarif edilemez bir his,
Adı konulmamış;
Bir duygu
Havada
Ağır bir kalleşlik kokusu.
Üç kişiydiler
Üç kirli niyet,
Üç şeytan bakışlı iblis
Hedeflerinde
Bir ay parçası
İncedal, narin, körpe
Vurdular arkadan
Kalleşçesine
Üç kurşun sonrası
Yığıldı yere
Döküldü mübarek kanı
Cami avlusuna
Her şey sustu!
Sadece
Tekbir yankılandı
Cami duvarlarında
Bir de
Şehadet bir çağrıdır
Tüm nesillere ve çağlara
Göğsümden önce
İnce bir sızı yayıldı
Tüm damarlarıma
Süzüldü oradan
İki damla yaş düştü
Gözlerimden kandan
Cemre düştü toprağa
İçimdeki dağdan
Bir parça…