İrfan CAN - Deprem'den Öğrenemediklerimiz ve Bir Öneri

DEPREM'DEN ÖĞRENEMEDİKLERİMİZ VE BİR ÖNERİ

Yaşım 57 oldu. Hatırladığım en büyük DEPREM 17 Ağustos 1999 Adapazarı-Gölcük DEPREM leri. Daha sonra meydana gelen 2011 yılı Van Deprem i, 2020 yılı Ocak ayında meydana gelen Elazığ Sivrice DEPREM i ve en son olarak da 6 Şubat 2023 Kahramanmaraş DEPREM i.

Meydana gelen bu son DEPREM 29 Ocak 2020 tarihinde yazmış olduğum makalede belirttiğim önerilerimi https://www.kucuksaat.com/bedelli-askerlik-elazig-depremi-corona-virusu-207yy.htm  değiştirmem gerektiğine karar vermemi sağladı.

Düşünülen depremlerden farklı olarak daha geniş bir alanı ( 10 il, Adana, Kahramanmaraş, Gaziantep , Malatya, Hatay, Adıyaman, Osmaniye, Şanlıurfa, Diyarbakır, Kilis ve Elazığ) kapsayan bu son DEPREM bu konunun uzmanları başta olmak üzere herkesi şaşkınlığa sevk etti. Yapılan deprem araştırmaları ve çalışmalarında genelde birkaç il göz önüne alınınca böyle bir deprem hayretler uyandırdı. Tam sayımlar bilinmemekle beraber 56,080 binaya karşılık 297,122 bağımsız ev yada daire yıkık yada ağır hasarlı olarak kabul edilmiş durumda.

Bu depremde vefat eden ve yaralananların sayısı henüz belli değil. Depremin 13.gününde enkazların bir kısmı daha duruyor ve canlı, yaşayan var mı kontrol ediliyor. 261. saatte tesadüfen kepçe operatörünün farkettiği 2 kişi enkazdan çıkarılıyor. Bu da gösteriyor ki hala enkaz altından canlı insan çıkabilir.

Tüm olumsuzlukları ve eleştirileri burada sıralayabiliriz. Ancak bize düşen tekrar yeniden uyarılar ve önerilerde bulunmak olacaktır.

Arama ve kurtarma çalışmalarının yetersizliği birinci sorunumuz oldu bu depremde. Böyle büyük bir depreme hazırlıksız yakalanmak ve bir şey yapamamak insanı kahrediyor. Vefat edenleri saymaz isek geride kalıp yaşayanların dramları ve bundan sonra yaşayacakları da çözülmesi gereken ayrı bir sorun olarak karşımızda duracak.

Daha önce (29 Ocak 2020 ) yazmış olduğum makalede sadece bedelli askerlik yapanlara; ilk yardım ve depremde arama kurtarma eğitimleri verilmesini önermiş idim. Ancak Kahramanmaraş depremi ile şunu anlamış olduk. Sadece bedelli askerlik yapanların değil, tüm ülke çocuklarının başta askere giden gençlerimizin olmak üzere hatta genç kızlarımızın da bu konuda eğitim alması gerektiğinin şart olduğudur.
     
Askere alınan gençlere temel eğitim verildikten sonra, her birine acil sağlık ve depremde arama kurtarma konusunda ciddi eğitim verilmeli. Bu insanlar yaşadıkları illerde belli kuruluşlar ya da stk lar tarafından zaman zaman tatbikatlara çağrılmalı ve böyle büyük depremlerde önce bu insanlar acil kurtarma ekipleri olarak sahaya çıkmalı.

Asla ayrım yapılmadan tüm bu yetiştirilmiş insanlarımız istedikleri kurumlarla irtibatlı olarak sahada yerlerini almalıdır.

Aksi takdirde bu depremde yaşadıklarımızın daha kötüsüne hazır olamayız.