Gelişimin Desteklenmesinde Öncü Kurallar
Ahmet EROL (Eğitimci)
GELİŞİMİN DESTEKLENMESİNDE ÖNCÜ KURALLAR
Değerli Meslektaşlarım!
Bir öğretmen öğrencisi hakkında her gün şu soruyu kendine sormalıdır. Ondan tamamen haberdar mıyım? Öğrencisini tanımadan, onu nasıl yetiştireceği konusunda yeterli bilgiye sahip olmadan onu eğitmeye kalkışan bir öğretmen, öğrencilerini ancak bilgisiz bir bahçıvanın yetiştirdiği çiçek kadar yetiştirebilir… Cılız, solgun, renksiz ve kokusuz.
Öğretmen bahçesindeki her çiçeğin kendi renginde açması için onlara emek veren bir bahçıvan gibi olmalıdır. İyi bir eğitim ortamı yaratmak için öğrencilerle birlikte öğrenmek, öğrenciler adına karar vermek değil, öğrencilerle birlikte karar vermek gerekir. Kısaca bir bahçıvan kendi istediği gibi değil, çiçeklerin ihtiyaç duyduğu gibi sulama, ilaçlama ve bakım yapmak gerekiyor.
Öğretmen öğrencisini fark ettiği ve fark ettiğini hissettirdiği andan itibaren onun öğretmeni olur. Okul ortamı içerisinde öğrenciyi en çok örseleyen duygu, fark edilmeme duygusudur. Varlığınız heyecan vermeli... Öğrenciler öğretmenlerinin varlığından heyecanlanmalı, onunla birlikte olmaktan sevinç duymalıdırlar. Bu sonucu ancak öğrencileri için güçlü hayat bağı olabilen öğretmenler sağlayabilirler. En iyi öğretmenler en çok etkileyenlerdir.
Öğrencinize çalışma alışkanlığı kazandırmaya çalışırken tembelliğin zararlarından çok çalışmanın faydalarını öne çıkarmanız güçlü bir teşvik olur. Bir insanı hızlı koşturmak için ona elde edeceği ödülleri göstermek “Koşmazsan sen vahşi bir hayvan tarafından parçalanacaksın” demekten daha faydalıdır. Kazanma ümidi kaybetme korkusundan daha hızlı koşturacaktır.
Derse hazırlığınız, etkili kişiliğiniz ve üstün akademik performansınız en önemli disiplin çabanızdır. Korkutulan ve sindirilen bireylerin sessizliği disiplin değil, büyük ruhsal yaralanmaların ve disiplinsizliğin habercisidir bilmelisiniz. Öğretmen, özel birikimini öğrencilerini yargılamak için değil, onları anlamak için kullanmalıdır.
Olumsuz bir davranış karşısında tepkiniz kişiye değil, davranışa olmalıdır. Azarlanma, küçük düşürülme, alay edilme korkusu, sınıftaki kaygıyı artırır. İlgi sadece başarılı olanların hak ettiği bir imtiyaz olamaz. Öğretmen ilgisini bir ödül olarak sunamaz. Öğrencileri ile ayrı ayrı ilgilenen bir öğretmenin sınıfında çok büyük problemlerin görülmemesi şaşırtıcı değildir.
Akılda tutulması gereken en önemli şey, bütün çocukların ilgi beklediği ve bu ilginin de ödüllendirme olduğudur. Olumsuz davranışlardan ziyade olumlu davranışlar överek ödüllendirilmelidir. Genel övgülerden ziyade övgümüzü belirli davranışlara yöneltmeliyiz. Eğitimde zamanı en iyi biçimde kullanma yolu sabırdır Öğretmen öğrencilerine anlayış, güven ve bilgelik dolu bir süreç sunarak onlara zaman tanımayı seçtiğinde amacına ulaşacaktır.
Etkili öğretmen, öğrencisinin en ağır tepkiyi hak ettiğine inandığı, zamanlarda dahi öğrencisine bir çıkış yolu gösterebilendir. O öğrencisini terk etmeyi bir kariyer sorunu olarak görür. Etkili öğretmen, hep öğrenci kalandır. Çünkü öğretmenin kişisel gelişimi durduğunda eğitimin kalitesi de düşer. Etkili öğretmen, alanı ile ilgili bol bol kitap okur, kendini yeniler. Kitap okumayan öğretmen ise körelir, köreldikçe köreltecektir.
Eğitimin, öğretmenin coşkusu kadar hiçbir şeye ihtiyacı yoktur. Çünkü o coşku eğitimin kalbidir. Etkili öğretmen öğrencisinin hayatında fark yaratabilen öğretmendir. O farkta bilgi ve bilgelikle beslenen bir coşkunun eseridir. Öğrencilerinizi, insanda her hatayı telafi edebilecek bir öz bulunduğuna inandırın. Doğruluğun tohumu çürümez. Eğitim sahnesinde öğretmenin vazgeçilemeyecek rolü ‘iyi adam’ rolüdür. Rolünü değiştirmeye kalkan öğretmen oyunu oynanmaz hale getirecektir.
Affetme köprüleri hep yıkılsaydı karşı kıyılara nasıl varırdık? Şefkat ve merhamet hayattan tamamen sürülseydi ortaya çıkacak cehennemde yaşamaya kimin gücü yeterdi?
Apuhan, Şükrü Recep; Etkili Öğretmenin Temel Davranışları, Timaş Yayınları, İstanbul, 2002.