MERHAMETİN ÖLÜMÜ: SİYONİZM İNSAN GİBİ BAKAN CAM GÖZLER | 1 Bölüm

Sedat Memili

“Ey Kudüs, Tanrı’nın seçtiği toprak ve onun kullarının vatanı, senin duvarlarından dünya dünya oldu. Ey Kudüs, Sana doğru inen çiy bütün hastalıkları iyi ediyor, çünkü geldiği yer Cennetin Bahçeleri…” | Hz. Muhammed

“Ey Kudüs! Peygamberleri öldüren ve kendisine gönderilenleri taşlayan sen, tavuk yavrularını kanatları altına nasıl toplarsa, ben de senin çocuklarını kaç kere öyle toplamak istedim…” | Kudüs’ü Zeytinlik Dağı’ndan seyreden İsa. | (İncil – Matta 23 / 37)

“Seni unutursam ey Kudüs, sağ elim hünerini unutsun! Eğer seni anmazsam, Eğer Kudüs’ü baş sevincimden üstün tutmazsam, Dilim damağına yapışsın.
Sürgün Edilen İsrail Çocuklarının Şarkısı (Mezmur 137)

İNSAN GİBİ BAKAN CAMGÖZLER…
Esir Kampının komutanı olan Nazi subayı savaşta bir gözünü kaybetmişti. Yerine aynı göz renginde cam göz taktırmıştı. En büyük zevki cam gözünün kalitesi ile öğünmek... Bu amaçla Yahudi tutsakları karşısına alıp, gözlerini göstererek “Hangisi canlı?” diye sorarak aldığı cevaplarla eğleniyordu. Zevki bu… Oyuna kattığı her Yahudi’nin payına bir kurşun düşerdi. Yine tutsak bir Yahudi çocuğa aynı soruyu sorar. Çocuk cam gözü göstererek: “Bu canlı” deyince Subay basar kahkahayı ve onunla alay etmek için: “Nasıl anladın?” diye sorar. Çocuk da” Çünkü daha insanca bakıyordu” der.
Bakışlar, gönlün penceresidir. İnsanın iç dünyasını yansıtan en yanılmaz aynalarıdır. 
Bakışları kaybetmek, önce insanlığı sonra da merhameti kaybetmektir.

Naziler geçtiğimiz yüzyılın başlarından itibaren, Yahudilerin şahsında insanlığa karşı önce bakışlarını ve sonra merhametlerini kaybettiler.

Ve bu nedenle Naziler, yüzyıllarca alınlarından silinmeyecek bir nefret ve onursuzluğu kazandılar.
Sözünü ettiğim bu sahne, 2. Dünya Savaşı sırasında Polonya esir kamplarında olaya bizzat şahit olmuş, İtalyan Büyükelçi Curizio Malaperte’nin anılarını roman formunda yazdığı “Kaput” adlı eserden alınmıştır.

Bu eserleri lise çağlarında okuduğum zaman Nazilerden nefret edip Yahudilere karşı büyük bir sempati beslemiştim. Mazlumdan yana zalime karşı olan her insanın yaptığı gibi…

Nazizm’i benimsemiş olan devletler artlarında utanacakları bir tarih bırakarak yenildi.
Nazizm’in sonsuza kadar yok edildiği sanılırken bu kez, isim ve sahip değiştirerek yeniden ortaya çıktı. Avrupalılar yerine İsrailliler, Nazizm yerine ise Siyonizm…

Nazizm haşa neredeyse peygamber düzeyine getirdiği Hitler, Musollini ve Franco gibi bakışlarını ve merhametlerini kaybetmiş diktatörlerden ilham alırken Siyonizm maalesef kutsal kitaplar ve geliştirdiği siyasal stratejiden ilham alıyordu.

SİYONİZMİN ESKİ AHİT TEMELİ
Bir cam gözü, gerçek gözden daha insancıl bakışlara sürükleyen nedenleri iki açıdan ele alacağım: Yeşerdiği günden itibaren dünyayı kan gölüne çeviren Siyonizm’in dinsel ve düşünsel temeli hakkında birkaç söz edeceğim.

Eski Ahit (Tevrat) Kudüs’ü kutsal ilan etmiş ve Yeni Ahit (İncil) bu kutsiyeti benimseyerek koruyuculuğunu üstlenmiştir.

Şüphesiz ki arkadaşlarım ve değerli hocalarım, Kudüs ve tarihi üzerine çok değerli bilgilerle bizleri aydınlatacaklardır.

Bu yazıda, kısaca bir cam gözü gerçek gözden daha insancıl bakmasına neden olan Siyonizmin inanç temeli ile felsefesini paylaşacağım.

Siyonizm’in Dinsel Temelleri
Etnik ve Mezhep Ayrılıklarının ilk Mucidi: Yahova
Onlarca din tarihi hakkında sayısız eserler okudum. Kendi inançlarınca kutsal sayılan kitaplar hakkında yüzeysel olsa da – naçizane - bir fikir edindim. Ancak bir ırkı seçip onu diğer ırklarsa üstün tutan ve bu ırka haritasını belirlediği toprakları vaat eden Yahova’dan başka bir Tanrı’ya rastlamadım.

Tanrı Yahova ile Avram (Hz. İbrahim’e) arasında şu konuşma geçer:
“Yahova: Göklere bak dedi. Yıldızları sayabilir misin? İşte, soyun o kadar çok olacak. Bu toprakları sana miras olarak Kildaniler’in Ur Kenti’nden seni çıkaran RAB benim…” (Yaradılış 15 /4-5)

“Güneş batarken Avram derin bir uykuya daldı. Üzerine dehşet verici zifiri bir karanlık çöktü. Rab, Avram’a şöyle dedi: “Şunu bil ki senin soyun yabancı bir ülkede, gurbette yaşayacak. Dört yüz yıl kölelik edip baskı görecek. Ama soyuna kölelik yaptıran ulusu cezalandıracağım. Sonra soyun oradan büyük mal varlığıyla çıkacak. (…)

Dört yüz yıldan fazla aralarında barındılar Mısırlıları öldürüp soyma talimatı veren İsrail’in Rabb’i, bununla yetinmeyip, harita üzerinde toprak vaat ediyor:
 ---- 1. Bölüm Sonu ----