Yapraksız kaldın diye gövdeni kestirme. Zira bu işin birde baharı var.

Sait ÖZDEMİR Uzman Psikolojik Danışman

Yapraksız kaldın diye gövdeni kestirme. Zira bu işin birde baharı var.

Yaz aylarını birip güz aylarına adım attık. Güz aylarının başlangıcı olan eylül ayı tabiatın değiştiği insanın ayrı bir haleti -ruhiyeye büründüğü bir zaman dilimi olarak karşımıza çıkıyor. 

Bitişlerin ve yeni başlangıçların, geçişlerin, yenilenmenin ayıdır eylül ayı. 

Tatilin bittiği, okul hazırlıklarının yapıldığı, yoğun çalışma temposuna geri dönülen bir aydır eylül.

Tatlı telaşların, hayallerin, vedaların ve merhabaların ayıdır.

Yeşilden kahveye, turuncudan kırmızıya dönüşen renk cümbüşünün adıdır eylül. 

Yağmurların, yağmur kokusunun toprakta bıraktığı o enfes kokunun hazzıdır eylül.

Eylül ayı sadece bir ay değil aynı zamanda tek başına bir mevsimdir, derdi atalar nur içinde yatalar. Güz mevsiminin özü insanın içine bir anda çöken hüzün gibidir.

Eylül ayının bizlere hatırlattığı hüzün; kalbin burukluğu gönlün yorgunluğudur. 

Paygamber efendimiz(s.a.v) hüzün hakkında ‘Kalbimizde acı gözümüzde yaş var; ama dilimiz Allah’ın rızasına aykırı bir söz söylemez.’(Buhari,43,Müslüm) buyurarak müslümanların hüznü nasıl anlamaları gerektiğini anlatır bizlere.

Eylül bazan başlangıçların bazende ayrılık ve acıların ayıdır. 

Eylül sonbaharın başlangıcı, serin havaların, güzelim yağmurların ayıdır aynı zamanda. 

En romantik, en huzurlu, en dingin, en güzel aylardan biri olarak kabul edilir.

Çoğumuz için Eylül’ün yeri başkadır. Ağaçların, kendilerini “yenilemek” üzere, yapraklarını yere bırakmaya başladığı gibi, bizler de birçok şeyi geride bırakırız. 

Hayatımızda bize fayda vermeyen, yıpratan bizi yoran birçok şey geride  bırakarak yeniden yeni umutlara yelken açarız. 

Muhakkak ki içimizde açmayı bekleyen saklanmış tomurcuklar, tohumlar var; vakti gelince ortaya çıkacaklar. 

Çünkü attığımız adımlar, aldığımız kararları sağlıklı bir şekilde uygulayıp üşengeçliği bırakabilirsek hedefimizi gerçekleştirebiliriz.

Hz. Mevlana’nın da dediği gibi “Yapraksız kaldın diye gövdeni kestirme. Zira bu işin baharı var.”

Kalın Sağlıcakla

Sait ÖZDEMİR