Abdulaziz TANTİK / Büyülenmiş Büyüklere
Büyülenmiş Büyüklere
Büyülü bir dünyada
Büyülendim durdum
Sihirbazlar geçit yaparken
Avuçlar çatlarcasına
Alkışlar sağırlaştırırdı
Gönül istemsiz istekte
İstenen ise gönülsüz
Sihirli eller gözlerde
Gözler ise karanlığa bakar
Görüş görene göre
Beyaz ya da siyah belirir
Bir asa görünür
Türlü gözleri açar
Büyü asayı görünce
Tir tir titrerken
Görülür büyücü
Sahnelenir sihirbazlığın
envai çeşit hokkabazlığı
Sahne kuşatılmış her taraftan
Seyirciler hınca hınç bekleştiler
Gözler sahnede oyun içinde oyun
Eller havada atılmaya hazır
Tılsımlı oyuncaklar çeşitli biçimler
Asa çıkar ortaya el kaldırır onu
Yılanla dolmuş sahneye fırlatır
Asa yılanları tek tek yutar durur
Musa mucizesiyle görünür
Ellerinin beyazlığı gözleri çeler
Sihirbazlar anlar bu sihir değil
Teslim olurlar hakikatin sesine
Sahnede beliren fravun titreten
Kulakları sağır eden gürültülü bir sesle
Ben izin vermeden mi imanınızı ilan ettiniz
Ey Cellatlar çaprazlama kesin kollarını
Bacaklarını da cezaları tastamam
Dur, düşün bir kez daha
Cezaya kim maruz kalacak
Gerçeğin ayan beyan olduğu
Adalet dünyasında sihir mahkum
Asa ise mucize ve kurtuluş ola
Her peygamber bir asa
Her mucize kurtuluş yolu
Her sihir gaflet uykusu
Cezaya müstehak bir yol
Gözünü nurlandır aydınlık sarsın her yanı
Abdulaziz Tantik