Spor Yapmak
SPOR YAPMAK
19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı nedeniyle gençlerin sosyokültürel faaliyetlerine dair farklı yaklaşımlarla yazılar mutlaka kaleme alınacaktır. Ben de spor konusunda hem kültürel, sosyal, fiziksel hem de ahlaki manada farklı bir yaklaşım göstermek amacıyla bu yazıyı kaleme aldım.
Ahlak, bazı disiplin ve prensiplerden ibarettir. Her toplum için farklılıklar gösterse de insanlık ortak ahlaki değerlere sahiptir. Spor bir disiplin gerektirir. Ben sporu güne yayarım. Benim sporumun günün farklı saatlerinde birçok farklı harekettenoluşan, tamamen özgün bir yanı vardır. Günü 5 kısma ayırır, günlük bir program oluştururum. Benim spor anlayışım, insanın zamanını planlayan ve yaşanan anın kıymetini bilerek zaman mefhumunun her an farkında olarak yaşam ile yüz yüze getirir ve her günün dolu dolu yaşanmasına yol açar.
Benim yaptığım spor, günlük vazifem olmasının dışında; sosyal, psikolojik, ekonomik, ahlaki ve fizyolojik yönleri de barındırmaktadır. Benim sporum önce temizlikle başlar. Çünkü beden için temizlikten daha faydalı, daha rahatlatıcı bir eylem az bulunur.
Belli saatlerde yoğun olmak, bu saatlerden sonra da vücudu serbest bırakarak hantal kalmak ayrı bir rehavet ve kilo getirebilir. Bu nedenle benim yaptığım spor, günün her dilimine yayıldığı için hareketlenme, kuvvet, sürat, çeviklik, dayanıklılık gibi temel motorik özellikleri çalıştırmaktadır.
Bazen spor yapacağım diye yapılan aşırı ve dengesiz hareketler, eklemlere dengesiz yüklenmeler; vücudumuza fayda yerine zarar vererek dokularda zayıflığa ve zedelenmelere yol açabilir. O nedenle benim yaptığım sporda ortopedik açıdan bacaklar, diz, kalça ve ayak bilekleri hatta parmak eklemlerine varıncaya kadar vücudun her eklemi hareket eder. Ayrıca boyun, omuz, kol, bacak, sırt ve karın kaslarının tümünü büyük bir ahenk içinde yumuşatmakta ve böylece tam bir sağlık kaynağı olmaktadır. Üstelik tüm bu faydalı hareketler günün belirli saatlerinde beş defa tekrarlanmaktadır. Haftanın ve yılın belli günlerinde yine farklı vesilelerle bir araya gelinerek daha büyük topluluklarla bu egzersizler yapılır.
Günde 80 defa başımı yere koyup derinden nefes almaya çalışırımbu benim Akciğerlerimin açılmasını sağlar. Başın zemine dayanması sonucu başın vücudun tümünden daha aşağıda bir konumda bulunması sağlanır. Yine başımı kaldırıp ayağı kalkarken 40 defa şınav çekerim. Günde en az 40 defa belimi bacaklarla 90 derecelik bir açıyla L şekline getirir, ayaklarını dizlerimden tutarak gererim. Spor hocam, dizleri bükmeden yaptığım bu hareketin eklem romatizmasını önleyen en etkili koruyucu tedbir olduğunu belirtiyor. Bu hareketle sırt ve mide kasları aktive edilir, mide civarı üzerindeki yağların eritilmesi sağlanır. Baldır ve uyluk kasları hareketlenir. Bağırsakların hareketi sağlanıp kabızlığı önlemeye yaradığını da söylüyor.
Günde en az 13 defa başımı sağa, 13 defa da sola omuzlarımı görecek şekilde çevirerek omuz kaslarımın gelişmesini sağlarım. Hocanın söylediğine göre bu hareket tansiyon için de iyi geliyormuş. O da doktor arkadaşından öğrenmiş. Bütün bu hareketler vücudun kasları ve eklemleri ile tam bir uyum içinde ruhsal ve fiziksel hareketler manzumesidir.
Bu sporları bazen evde yapsam da genelde spor merkezine giderim. Şehrin birçok yerinde bu spor merkezleri her zaman hazırdır. Bu spor merkezlerine para ödemem ve her gün istediğim yerlerdeki farklı farklı spor merkezlerine giderim. Eğer canım isterse oradaki bazı günlük cari masraflar için bir şeyler veririm. Bunun miktarını da ben belirlerim.
Bizim gittiğimiz spor mekânında belli disiplinler dâhilinde yöneticinin telkinlerine tam uyularak düzenli bir spor anlayışı mevcuttur. Bir hocanın disiplin ve kontrolünde herkes aynı şeyi eş zamanlı olarak yaptığı için daha iyi koordinasyon sağlamış oluruz. Yine bu spor yerinde şimdiki spor salonlarında olduğu gibi herkesin birbirine hava attığı kaprisli bir ortam yoktur. Herkes birbirine müşfik, merhametli davranır ve iyi niyet dileklerinde bulunur. Aynı zamanda bu spor grubu devamlı bir araya gelir, birbirlerinin halini hatırını sorarak zaman zaman diğer işlerinde de yardımcı olurlar. Kardeşlik bilinçleri artar ve köklü değişimler yaşayarak hayatlarına anlam katarlar…
Spor yapmak için giderken günde birkaç kilometre yol yürürüm. Bu yürüyüşler de bana ayrıca bir dinçlik ve enerji kazandırır. Spor yapmaya giderken ve spor yaptığım mekânda dil ve kalp gibi bazı azalarım da boş durmaz, onlar da günlük sporlarını ve hareketlerini yaparlar. Bu yaptığım egzersizler haftanın belli günleri veya yılın belli aylarında yaptığım diyet ile takviye edilerek vücutta bir değişim rahatlama hissetmemi de sağlar.
Alanında uzman doktorlara göre yaptığım tüm bu düzenli hareketler, kalbin çalışmasını etkileyip kanın vücudun en uç noktalarına ulaşmasını hızlandırırken aynı anda sinirlerin de hareketini sağlayıp rahatlatır. Uykusuzluğu giderir. Yaptığım bu hareketlerin faydasını ilerleyen yaşlarda daha fazla, özellikle merdiven çıkarken daha çok görecekmişim. Az da olsa düzenli ve huzurlu olarak yapılan bu hareketler, görülebilecek bütün arızaların en mükemmel önleyicisidir. Ayrıca uhrevi bir anlayışla benimsenmiş bu hareketler motivasyonun yükselmesini sağlayan, ağır hastalığı yenen, insanların beyinlerinde dopamin, interleukin-2 gibi maddeler salgılatır.
Benim profesyonel doktor ve psikologların kontrolü altında yaptığım hareketlerin bütünlüğüne bakıldığında vücuttaki eklemlerin tamamının çalıştırılarak belli oranlarda hareket ettirilmektedir.Egzersizlerde aşırıya kaçmak ne kadar zararlıysa tamamen hareketsiz kalmak da vücutta büyük tahribatlara yol açar. Hareketsizlik yumuşak dokularda zayıflığa, esnekliklerinde azalmaya ve hareket kabiliyetinde zayıflamaya yol açar. Masa başında çalışan, fazla egzersiz yapamayan kişilerde günde 5 defa tüm eklemleri belli oranda çalıştırmak kişiyi zinde tutacaktır.
Gençlerimizin hayatı tanıması ve anlamlandırabilmesi için böyle farklı spor kültüründen haberdar etmekde bizim vazifemiz olsa gerekir diye düşünüyorum.
Huzurla ve sağlıcakla kalmanız temennisiyle…
Mustafa Altınsoy
19 Mayıs 2023