Ahmed Rıfai Hz.'nin Merhameti
Rasûlullah ﷺ şöyle buyurdu:
“Bir kadın, eve hapsettiği kedi yüzünden cehenneme gitti. Kediyi hapsederek yiyecek vermemiş, yeryüzünün haşerâtından yemesi için de salmamıştı.” (Buhârî, Bed’ül-Halk, 17)Bir köpek cüzzam hastalığına yakalanmıştı. Hiç kimse köpeği bu iğrenç hâlinden dolayı kapısına koymadı. Köpek, bu şekilde kapılardan kovula kovula, Seyyid Ahmed Rıfâî hazretlerinin kapısına geldi. Dermansız, yara bere içinde idi.
Köpeğin bu hâlini gören Ahmed Rıfâî hazretleri onu alıp, şehirden dışarı bir yerde ona bir gölgelik yaptı. Köpeği orada tedâviye başladı. Temizledi, yarasına merhem sürüp karnını doyurdu. Kırk gün bu şekilde tedâvi gören köpek sıhhate kavuştu. Cüzzamdan eser bile kalmadı. Sonra köpeği güzelce yıkayıp şehre getirdi. Kendisine:
- Efendim! Bu köpeğe çok ilgi gösterdiniz. Acaba hikmeti nedir?” diye sordular. Onlara:
- Kıyâmet günü Rabbim bana:
- Bu köpeğe niçin acımadın? Onu uğrattığım bu belâdan niçin kurtarmadın? Aynı belâya seni de düşürmem ihtimâlini niçin düşünmedin?” diye sormasından korktum. Ey insanlar! Kalblerinizi Allahü Teâlâ'nın yarattıklarına karşı merhamet hissiyle doldurunuz. Cenâb-ı Hakkın sizi de aynı derde müptelâ kılmasından korkunuz” buyurdular...