Aklına Şaşarım!

Gökmen CAN

AKLINA ŞAŞARIM
Çokça kullandığımız cümlelerdendir. Herhangi bir davranışı, söylemi ve savunuşa karşı bir tepki, bir reddetme ifadesidir. Görüşümüz, inancımız, değerlerimiz, bilgi ve görgümüz, ilgi ve yeteneklerimiz çerçevesine uymayan ya da bize göre çok anlamsız/saçma gelen şeylerin failleri için kurduğumuz, başı farklı kurulan ve sonu “…aklına şaşarım” ifadesi ile biten cümleler aslında kişiliğimizin göstergelerinden biri de olabilir.

Toplumsal sorunlara, insan ilişkilerine, yaşam felsefelerine, bakış açılarına ve inançlara göre başı farklı olsa bile sonu “…aklına şaşarım” ifadelerinden bazılarını sizlerle paylaşmak istiyorum:

-“Bile bile lades diyenlerin aklına şaşarım.”
-“Göz göre göre yalan söyleyenlerin aklına şaşarım.”
-“Makama değer katmaktansa makamdan güç almaya çalışanların aklına şaşarım.”
-“Asalak gibi yaşayan insanların aklına şaşarım.”
-“Helalinden bir tane yemek dururken haramın on tanesinin peşinden koşanların aklına şaşarım.”
-“Çalışıp kazanmak dururken el açanların aklına şaşarım.”
-“Fitne fesat yapıp da gerçeklerin ortaya çıkacağına inanmayanların aklına şaşarım.”
-“Nokta kadar menfaatler için virgül gibi eğilenlerin aklına şaşarım.”
-“Emanete ihanet edenlerin aklına şaşarım.”
-“Bilgiye ulaşmanın kolay olduğu bu günlerde bilgisizliğe demir atanların aklına şaşarım.”
-“Sevgi yerine nefreti, barış yerine savaşı tercih edenlerin aklına şaşarım.”
-“İyilik varken kötülüğü seçenlerin aklına şaşarım.”
-“Devletin malı deniz, yemeyen keriz diyenlerin aklına şaşarım.”
-“Kibirlerinden hindi gibi kabaranların aklına şaşarım.”
-“Malı, mülkü ve statüsüyle övünenin aklına şaşarım.”
-“En küçük bir zorda pes edenlerin aklına şaşarım.”
-“Dostlukları satanların aklına şaşarım.”
-“Yapıcı olmak dururken yıkmayı tercih edenlerin aklına şaşarım.”
-“Ana babalarına her türlü saygısızlığı/soğukluğu gösterirken el âleme sevgi gösterenlerin aklına şaşarım.”
-“Nasihat edip de ettiği nasihatlere kendisi uymayanların aklına şaşarım.”
-“Anlayıp dinlemeden hemen önyargılı davrananların aklına şaşarım.”
-“Rabb’e değil de kula eğilenlerin aklına şaşarım.”
-“Bencillikte sınır tanımayanların aklına şaşarım.”
-“İnsanların arkalarından küfredenlerin aklına şaşarım.”
-“Başkalarının yaptığı güzel şeyleri kendisi yapıyormuş gibi görenlerin/anlatanların aklına şaşarım.”
-“Liyakatsiz kimselerin arkasında duranların aklına şaşarım.”
-“Kendini, güç sahiplerini ve çanağını yaladığı kişilerin tellalları olanların aklına şaşarım.”
-“Dolduruşa gelen ve gazla(!) hareket edenlerin aklına şaşarım.”

Evet, benzeri ifadeleri sıralamaya çalışırsak bir ülke dolusu insanın her biri ayrı bir ifadede bulunabilir. Şikâyet ya da yadırgama içeren, kabul etmemeyi haykıran bu cümlelerin bizlere söylenmemesi için birkaç küçük ama içerdiği anlam olarak çok büyük şeyler ifade eden kurallara dikkat etmeliyiz. Bunlar ise:

A-Tercihlerimiz Kalitemizi Gösterir: İsmimiz, sıfatımız, ailemiz, tahsilimiz, mesleğimiz, servetimiz ne olursa olsun yaşamın her alanında ortaya koyduğumuz tercihler kalitemizi gösterir. İyilik yerine kötülüğü, sevgi yerine nefreti, çalışmak yerine tembelliği, yapıcı olmak yerine yıkıcılığı, doğru ilişkiler yerine fitne fesatlığı, mütevazılık yerine kibri tercih edenlerin ya da tam tersini yapanların kaliteleri tercihleri yönündedir.

B-Öfkeli İken Yaptıklarımız Seviyemizi Gösterir: Peygamber Efendimizin bildirdiği düstura göre; “Gerçek sabır; musibetle karşılaşılan ilk anda gösterilen davranışlardır.” (Buhari)
Öfkeli iken yargılamaktan kaçınmalıyız. Çünkü öfke anında isabetli kararlar vermek çok güçtür. Bireysel hırs, kin tutma, öç alma ya da hakkaniyetten uzaklaşma ihtimali çok yüksektir. Bu nedenle her ne kadar zor durumlarla ya da olaylarla karşılaşırsak karşılaşalım azami şekilde sakin kalmayı başarabilmeliyiz.

C-Davranışlarımız Niyetimizi Gösterir: İstediğimiz kadar “benim kalbim temiz”, “benim kalbimde kötülük yok”, “ben iyilik olsun diye yaptım/söyledim/düşündüm” şeklinde açıklamalar yapsak da ortaya koyduğumuz davranışlar çoğunlukta bilinçaltı şeylerin dışa vurumudur. Bu nedenledir ki, bilinçaltımızı temiz tutmak, niyetimiz için davranışlarımızı olumlu kılmak için yaşantımızın da temiz olması gerekmektedir.

 D-Kiminle Samimi Olduğumuz da Kişiliğimizi Ortaya Koyar: Zalime karşı mazlumun yanında durma, haksız karşı haklının yanında yer alma, kötüye destek vereceğimize iyiyi müdafaa etme, kibir ve haset insanlara karşı doğru ve mütevazı olandan yana tavır sergileme, kimlerle hangi yolda olduğumuza birer işarettir.

Unutmayalım ki dostlar, yapılanların hesabı muhakkak bir gün görülür. İster bu dünyada isterse de ahirette olsun mutlaka görülür. Belki adam “ben ahirete inanmıyorum” der ve devam eder ya da “inandığını” söyleyerek inanç-eylem tutarsızlığına girer, fark etmez, biz inanan kimseler olarak inandığımız gibi yaşayıp, olmamız gereken insani ölçülerin dışına çıkmamaya gayret edelim.