İnsanı, Allah İçin Yaptığı Fedakârlık ve İnsanlar İçin Yaptığı İyilik İyileştirir

İnsanı, Allah İçin Yaptığı Fedakârlık ve İnsanlar İçin Yaptığı İyilik İyileştirir

Sözlükte “yaklaşmak, yakın olmak, Allah’a yakınlık sağlamaya vesile kılınan şey” anlamlarına gelen kurban kelimesi, dinî bir terim olarak, “ibadet maksadıyla belirli vakitte belirli şartları taşıyan hayvanı usulünce kesmek veya bu şekilde kesilen hayvan” demektir. Kurbanın manası ve tarihteki önemi ortadayken modernitenin hüküm sürdüğü günümüzde her kavramın içi boşaltılarak tahrif edilmesinden maalesef kurban ibadeti de nasibini alıyor.
 Ülkemizin önemli ruh sağlığı uzmanlarından olan Prof. Dr. Erol Göka’nın deyimiyle “Kurbanın manasını anlamak, modernliğin tüm diğer kültürlere hâkim olduğu yaşadığımız zamanlarda giderek zorlaşıyor. Neredeyse hayvanlara zulmetmeyle özdeş hale getirilmeye çalışılan, üzerinde sürekli kara propaganda yürütülen bir ibadet... İslamofobinin dayandırılmaya çalışıldığı gerekçelerden bir tanesi… Oysa kurban ibadeti, sayesinde insan olmamızı, toplum haline gelmeyi başardığımız, anlamaya mecbur olduğumuz birçok derin anlam ihtiva ediyor.”

 Kurban ibadeti modernizmin uyuşturduğu beyinlere göre bir vahşet ve şiddet eylemiyken vegan beslenme, bu uyuşuk beyinlerin alternatif olarak savunduğu en önemli argüman olarak karşımıza çıkıyor. Oysa vegan beslenme yüzünden her yıl dünyada birçok çocuk ölüyor ya da ölümün kıyısına geliyor. Geçtiğimiz yıl ABD’de 18 aylık çocuğunu vegan besleyen kadın, çocuğun ölümüne sebep olduğu için ömür boyu hapisle cezalandırıldı. Buna benzer birçok örnek modernizm fırtınasının en kuvvetli şekilde estiği Batı’da maalesef bolca mevcut. Hayvansal ürünleri kullanmanın hayvanlara yapılan şiddeti devam ettireceğine inanarak kendi öz evladının ölümüne sebep olan bir insan zihninin sağlıklı olduğunu kim söyleyebilir?

İslami usullere göre kesilen hayvanların yapılan propagandanın aksine acı çekmedikleri bilimsel olarak defalarca ispatlandığı halde bu gerçekleri görmezden gelerek insandan bile üstün tuttukları “hayvan sevgisi” aslında sağlıklı bir sevgi değil saplantılı bir ruh halinin, bağlanma problemlerinin ve bastırılmış şiddetin dışa yansımasıdır. Bu saplantı küresel güçlerin de desteğini alarak gittikçe daha da güçleniyor. Küresel üst akıl, vegan hareketin sayesinde vegan besinler ve yapay et konusunda ciddi ilerlemeler kaydetmiş durumda. Varmak istedikleri nihai amaç bahçesinde ya da köyünde üst akıldan habersiz beslenen tavuğun bile önüne geçerek fabrikada üretilmiş yapay et ile insanları tamamen kendilerine muhtaç etmektir. Bu küresel dikdatörlüğü hedefleyen güçlerin halklara “sınırsız özgürlük” sloganları attırmasının altında yatan hedefler ayrı bir yazının konusu.

Kurban gerçek manada bir huzur, merhamet ve yardımlaşma vesilesidir. İnsanı, Allah için yaptığı fedakârlık ve insanlar için yaptığı iyilik iyileştirir. Ve bu iyilik için insan ne kadar büyük fedakârlık yaptıysa iyiliğin iyileştirme gücü ve toplumsal faydası o kadar artar. Kurban ibadeti de yaradan için yapılan yüksek fedakârlığın ve insanlara yapılan iyiliğin birleştiği zirve ibadettir. İnsanlık tarihinin tartışmasız en değerli ve en önemli besini ettir. Ve siz öncelikle Allah’a en değerli ve önemli besininizi takdim ederek Rabbiniz için yapabileceğiniz fedakârlığın sınırlarını çizmiş oluyorsunuz. Aynı zamanda bu değerli besini büyük oranda başkalarıyla da paylaşarak iyiliğin iyileştirici gücünü yüksek dozda almış oluyorsunuz. Evet, kurban iki manada da kazanmanın, rahatlamanın, merhametin ve dolayısıyla sağlıklı psikolojinin teminatıdır. Bunun aksini iddia edenlerin yaşadıkları coğrafyalarda sadece psikolojik ilaç kullanım oranlarına bakmamız bile onların iddialarının ne kadar çürük olduğunu gösterir.

Kurban bayramımız mübarek olsun.