Gebelik ve Hipertansiyon

Dr. Muhammed Kemal KAHYALAR

Hipertansiyon, anne açısından iskemik ve hemorajik inme, miyokard infarktüsü, kalp yetmezliği ve kronik böbrek hastalıkları için majör risk faktörüdür. Gelişmiş ve gelişmekte olan toplumlarda gebelik sayısı azalmakta fakat gebelik yaşı artmaktadır. Gelişmiş ülkelerde anne ölümlerinin en önemli sebeplerinden ikincisidir. Fetal açıdan da prematür morbidite ve mortalite nedenleri arasında en çok önlenebilir olanıdır. Az gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerde anne ölümlerin % 10-15 i preeklampsi ve eklampsi ile ilişkilidir.
Gebelikte tanı için değerler Sistolik Kan Basıncının (SKB) ≥140mmHg veya Diastolik Kan Basıncının (DKB) ≥90mmHg olmasıdır. Gebe olmayan erişkinlerden farklı olarak gebelikte tanımlama, hafif (140-159/90-109mmHg) veya ağır (≥160/110mmHg) hipertansiyon olarak sınıflandırılmaktadır.


Önceden var olan hipertansiyon: Gebelikten önce olan veya gebeliğin 20.haftasından önce gelişen ve gebeliğin 42. gününden sonra da devam eden yüksek kan basıncıdır. Gebeliklerin %1-5 inde ortaya çıkar ve artmış (%15) komplikasyonlarla birliktedir.

Gebelik hipertansiyonu: Gebeliğin 20. haftasından sonra gelişen ve doğumdan sonra 42 gün içinde geçen hipertansiyondur.Gebelik hipertansiyonun mekanizması, normal gebelikte gözlenenden daha fazla kalp debisinin yükselmesi, belirgin vazokonstrüksiyon, artmış santral ve periferik sempatik aktivitedir.

Preeklampsi: Gebelik hipertansiyonuyla birlikte 0,3 g/gün proteinüri olması durumu olarak tanımlanmıştır. Kan basıncı tablosuyla birlikte baş ağrısı, görme bulanıklığı, karın ağrısı, akciğer ödemi, trombositopeni ve anormal karaciğer testlerinin olduğu bir tablodur. Bu tabloya konvülziyonların eklenmesi durumu Eklampsi olarak tanımlanır. HELLP sendromu tablosu (Hemoliz, trombositopeni ve karaciğer enzim yüksekliği)  ise gebelikte görülen en ağır tablodur.



Risk Faktörleri Nelerdir?
Hipertansif  bozuklukların gelişmesi için gebelik öncesi risk faktörleri; ilerlemiş anne yaşı, yüksek kan basıncı, dislipidemi, obezite, pozitif ailesel öykü, antifosfolipit sendrom ve glikoz ıntoleransı içerir. Hipertansiyon tüm gebeliklerin %8-10 unu komplike ettiği bildirilmiştir.

Gebelikte hipertansiyon için risk faktörleri; genç nullipar (Hiç doğum yapmamış) ve 35 yaş üstü gebelikler, polihidroamnioz (amnion sıvı miktarının çok olması) ve çoğul gebelikler, aşırı doğurganlık (özellikle 4. gebelik sonrası), diabet(şeker hastalığı), kronik hipertansiyon , malnütrisyon, molar gebelik ve trofoblastik dokuların hiperaktiviteleridir.

Gebelikte Hipertansiyon Tedavisi
Hafif-orta derecede hipertansiyonu (140–160/90–109 mmHg) olanlarda gebelik dönemi boyunca kardiyovasküler komplikasyonlar açısından düşük bir risk altındadırlar. Daha öncede hipertansiyonu olanlar ise gebelik döneminde kan basınçlarında fizyolojik düşüş nedeniyle gebeliklerinin ilk yarısında ilaçlarını kesebilmektedir.

Sistolik Kan Basıncı(SKB) 140-150 mmHg veya Diastolik Kan Basıncı (DKB) 90-99 mmHg olan gebe kadının ilaç tedavisi dışı önlemlerle yönetimi düşünülmelidir. ESC(Avrupa kalp cemiyeti) , SKB, 150 mmHg ve DKB, 95 mmHg ise antihipertansif tedaviye başlanmasını önermektedir. Gebe kadında SKB’nin ≥170 mmHg ve DKB’nin ≥110 mmHg olması acil ve hastanede yatışı gerektiren bir durum olarak kabul edilmektedir.

Gebelikten önceki hipertansiyon, gestasyonel/gebelik hipertansiyon ve preeklampsi gelişmesi ile doğrudan bağlantısı olmasına rağmen diyetteki tuz kısıtlamasının gestasyonel hipertansiyon tedavisinde çok fazla önemi yoktur. Gestasyonel hipertensiyon ve preeklampsi gelişmesini önlemek için gebelikte ileri derecede tuz kısıtlamasına gidilmesine gerek yoktur. Ancak tuz alımının gebeliktede normal sınırlarda tutulması gebeliğe bağlı olmayan hipertansiyon için önemlidir.

Günde 1 gram kalsiyum takviyesi preeklampsi riskini yarı yarıya azaltmıştır. 28. haftadan önce preeklampsi geçmişi olan kadınlarda koruyucu tedavi olarak düşük dozda (75- 100 mg/gün) asetil salisilik asit kullanılması önerilmektedir.
Obez kadınlara gebelik sırasında kilo kaybı önerilmemektedir. Önerilen kilo alımları beden kütle indeksi normal (BKİ