Neyi Dinliyoruz

Ahmet Özkan

NEYİ DİNLİYORUZ?
وسمعك صن عن سماع القبيح
كصون اللسان عن النطق به
فانك عند سماع القبيح
شريك لقاءله فانتبه


Ve sem'eke sun an simê'il kabîyhi,kesavn il lisêni aninnutki bihi.
Feinneke inde simêil kabîyhi şerîkün likâilihi
fentebih.

(Ey mü'min olan kişi! Dünyaları alsan da bir tanesini bile satmayacağın duyma
organı olan)kulağını ne olur dilini haramdan ve her türlü çirkin kabih konuşmalardan koruduğun gibi kabîh,çirkin, kötü, kınanmış şeyleri dinlemekten koru,(zira insan,sadece konuştuğundan değil, aynı zamanda kulak verip dinlediklerinden de sorumlu tutulacaktır.
Zira sen çirkin bir şeyi duyduğun zaman çirkin sözü söyleyenle aynı günahta ortaksın dikkat et..
"Hakkında bilgin olmayan şeyin 
ardına düşme! çünkü kulak göz ve gönül bunların hepsi
ondan sorumludur"
İsrâ Suresi : 36.Ayet.

"Boş ve manasız davranışlarla karşılaştıklarında onurluca çekip giderler"
Furkan suresi: 72.Ayet 
Yüce Allah bu sıfat ile muttasıf olan  mu'minleri medhetmişir.
Nasıl kişi rasgele herkesi evine almıyorsa,evden bürodan, dükkandan çok dah kıymetli olan
kulağından içeri ve dolayısıyla yüce Allah'ın nazargahı olan kalbine de her sözü almamalı misafir etmemelidir,zira Ayet-i kerimelerde ve Hadisi şeriflerde bu husus önemle anlatılmaktadır.

Hassas bedenler, çirkin ve zararlı sözleri,itikadı ve ahlakı bozan Konuşmaları kabul etmez, etkilenir ve yanlışı hikmetle düzeltir veya ondan uzak durur.

Birisi şöyle demiştir: Ben birisinden bir gün bir kaç kelimeden ibaret kısa bir konuşma dinledim kafamı karıştırdı ve kırk yıldır te'siri altındayım,bir türlü atamıyorum.

Şehvetlerin ve şüphelerin fitnesine yol açan çirkin ve kabih sözlerin ve görüntülerin dile kulağa ve göze ve bunların sonunda kalbe nasıl zarar verdiğini günümüzde anlamak daha da kolaydır.

Yüce Allah  bizlerin ve bütün mümin kardeşlerimizin  başta kalplerimizi ve kalbe yollar mesabesinde olan gözlerimizi kulaklarımızı dillerimizi rızası dışında kullanmaktan 
isti'mal etmekten bizleri muhafaza buyursun, verdiği nimetleri özellikle göz kulak ve dil nimetlerini yerli yerince kullanmayı nasip eylesin. Âmin.