Kur'an ve Sünnet
KUR'AN ve SÜNNET
من لم يقف عند الكتاب والسنة
فجوابه الا تجيب وتسكت
Men lem yekif indel kitebi ve ssünneti, fecevêbuhû ellê tucîybe ve tesküte
Eğer bir insan, kitab ve sünnet gibi iki ana kaynak ona, dur dediklerinde hala durmuyorsa, (yürü dediklerinde yürümüyorsa), ( böyle bir kişiyi bağlayıcı ne kaldı ki), böyle birisine verilecek cevap, cevap vermeyip susmaktır.
Yüce Allah'ın kitabı olan Kur'an-ı Kerim ve Rasulullah Efendimiz'in parlak sünneti olmazsa olmaz iki ana kaynaktır. Kur'ân-ı Kerim, neyi yapacağımızı, Sünnet ise nasıl yapacağımızı bildiriyor.
O'na salât ve selâm olsun "Rasulullah Efendimiz'in ahlâkı Kur'an'dı" ne demek? Kur'an'ı Kerim yürü dediğinde yürüyor, dur dediğinde duruyordu. kur'ân-ı Kerim'in bak dediği yerden bakıyor ve yüce Allah'ın gör dediğini görüyordu. özetle manası budur.
Bir mü'min, bir efendi, bir şeyh, bir mürşid, bir rehber ve davetçi ve buna benzer kimseler, biz Kur'an'a ve sünnete tabiyiz diyorlarsa yol budur, Kur'an-ı Kerim ve Rasülullah efendimizin parlak sünneti ortada, bu iki mübarek ana kaynağın bak dedikleri yerden bakacak,yürü dediklerinde yürüyecek,dur dediklerinde duracaklardır.
Söylenen bir sözün, işlenen bir fiilin veya yapılan bir amelin doğru olup olmadığını iki şahit ile tevsîk etmek gerektiğinde işte bu iki şâhit Kur'an ve sünnettir.
Kur'an ve sünnet yukarıda saydığımız ve sayamadığımız kimseleri ve inanan tüm mü'minleri bağlamıyorsa,kim ve ne bağlayacak, bu iki ana kaynak onlar için bir anlam ifade etmiyorsa olara İnsanlar nasıl güvenecek?
Kim olursa olsun takib ettiği yol bu değilse er geç pişman olacak, Kendisine umud bağlayan ve iğvâ ettiği kimselerin hesabı ondan sorulacaktır.
Harun Reşid' in bir hizmetçisi Kendisine yemek getiriyor, ayağı takılıp sıcak yemeği Harun Reşid 'in kucağına döküyor, halifenin sinirlendiğini fark eden hizmetçisi o anda ayeti hatırlatıyor ve "öfkesini yutanlar yok mu"?
(Âl-i İmran Suresi:134) Ayetini okuyor, Harun Reşid öfkesini yutuyor ve seslenmiyor, hizmetçi arkasından: "insanları affedenler yok mu" ? diye ayeti okumaya devam ediyor, Harun Reşid diyor ki : Seni affettim, hizmetçi akabinde âyetin devamını söylüyor : "Allah iyilik yapanları sever". Harun Reşid bunun üzerine diyor ki: Ben seni azad ettim, Allah rızası için hür'sün işte Kur'an'ın hakkını veren, dur dediği yerde duran, irşadı ile doğru yolu bilen, hidayeti ile hidayet bulan kişinin durumu ve davranışına bir örnek.
Parmağında altın yüzük olan bir sahabiye Rasulullah efendimiz: "Ahirette ateşten bir yüzük sana taksınlar istiyorsan bunu takmaya devam et" buyurunca, sahabi yüzüğü çıkardı ve attı oradakiler dediler ki: Rasulullah at demedi, sadece çıkar dedi niye attın? bunu alıp eşine kızına verebilirsin, buyurdu ki: Madem Rasulullah bana çıkar buyurdu ben almıyorum. Kaldı ki elbette eşine verebilirdi, İşte sünnete Rasulullah'ın emrine irşâdina kulak veren bir sahabenin bir müminin bir müslümanın örneği ve bunlar gibi onbinlerce misal.
Yüce Allah bizlere ve bütün müminlere Kur'an ve sünnet ahlâkını yaşamayı nasip etsin, Kur'an-ı ve Parlak sünnetin sahibi Rasulullah efendimizi cümlemize şefaatçi eylesin.
Âmîn.
Ahmet ÖZKAN
Emekli Müftü
15 Eylül 2024 Pazar