Haddi Aşınca İş Zıddına Dönüşür

Ahmet Özkan

HADDİ AŞINCA İŞ ZIDDINA DÖNÜŞÜR

ومن سره الا يرى ما يسوءه
فلا يتخذ شيئا يخاف له فقدا
وان صلاح المرء يرجع كله 
فسادا اذا الإنسان جاز به الحد


Ve men serrahu ellê yerâ mê yesû'uhu,felê yettehiz şey'en yehafu lehû fekden,ve inne salâh el mar'i yerciu küllühü fesêden İzel insênu cêze bihil hadde.

Kendisini üzecek herhangi bir şey görmek istemeyen kişi,kaybetmekten korktuğu bir şeyi edinmesin,almasın.

İnsan, her hangi bir hususta haddi aştığı ve ileri gittiği zaman salahı (güzel duruşu ve düzgün hali) fesada dönüşüyor ve değişip bozuluyor.

Kaybedecek bir şeyi olmayan'ın iki anlamı var:
Birincisi: İnançlı biri ise,her an ölüme hazırlıklı ve dünya malı umurunda değil,hiç kimse ile kavgalı değil ve mesela bir cihada gidilecekse, hazır kıta gibi hemen hazır.

İkincisi: İnancı yoksa,dini eğitim ve terbiye görmediyse, gözü kara  ve onu hayata bağlayan bir şey yoksa ortalığı kasıp kavurmaya ve âdetâ patlamaya hazır bir bomba gibi.

Günümüzde dünya zengini,iman fakiri ve fâkidi birileri ilahlığa soyunup ortalığı kasıp kavurma gayretindeler, onlarca ameliyat geçirip uzun yaşamak isteseler ve ölüm'e direnseler bile sonunda ölüp gidiyorlar. bunlardan henüz ölmeyenler de şübhesiz ölüp gidecekler.

Bizim inancımıza göre hayırlı ve saadet dolu gelecek muttakilerindir. ( tabir caiz ise) maçın sonucu belli,belli ama biz bize düşen görevi hakkıyla yapalım.

O zaman? O zaman bir insanın meşru yoldan imkanları olsun, havaic-i asliyesi olsun dünyası da olsun ama bu dünya kalbini işgal etmesin,ve dünya için herşeyi yapan bir tip olmasın, öğle olursa, bütün olumlu ve anlamlı beklentiler olumsuz verimsiz ve anlamsız olur.

Ölçülü yemek yiyen bir kişi, ölçüyü kaçırıp haddi aşınca ne oluyor? Anlatmaya gerek var mı? Yok tabi. Çok konuşan, hele hele konuşmaları faydasız ise ne oluyor? Fayda zıddına dönüyor ve zarar başlıyor.

Ömer b Abdülaziz akrabalarından birisinin bir yüzük aldığını ve taşının bin dirhem ettiğini duyar,hemen ona bir mektup yazar ve der ki bu mektub sana ulaşınca onu sat ve o para ile bin fakiri doyur bir dirheme taşı demir olan bir yüzük al ve taşına şunu yaz!
رحم الله امرأ عرف قدر نفسه
Rahimellâhumraen arefe kader nefsihi.
Nefsinin haddini hududunu bilene Allah rahmet eylesin nitekim benzer bir cümle Ömer Bin Abdülaziz hazretlerinin yüzüğünün taşında kazılı ve yazılıydı.

رحم الله امرأ عرف حده ووقف عنده.
Rahimelahü  arefe haddehu ve vakefe indehu
Allah, haddini bilen ve yanında duran
( dolayısıyla haddi asmayan) kimseye rahmet  eylesin.

Yüce Allah her anlamda ölçülü olmayı bizlere ve bütün müminlere nasip eylesin, bizleri dünya malı ve menfaat esiri olmaktan korusun,Bu kâdîm mücadele ve mucahedede hakkın safında, batılın karşısında olanlardan eylesin.Âmîn.